Logo Teknik Terminoloji
Home Converter Categories Terms of Use About Us Contact Us TurkceTürkçe FrançaisFrançais ☰

Translation of Get

French Turkish English Technical Dictionary


Partial Match 261
French
Turkish
English
Category
allocations budgétaires de l'ue
ab bütçe tahsisatı
eu budgetary allocations
Economy
N F
apporter des éclaircissements
açıklama getirmek
clarify
Various
V
énoncer
açıklamak, dile getirmek, anlatmak, ifade etmek, belirtmek
express
Various
V
avoir faim
acıkmak
get hungry
Various
V
bilan végétal
ağaç deplasmanları
tree displacement works
Earthworks
N M
roder
alışmak, oturtmak, uygun hale getirmek, rayına oturtmak
run in, debug
Various
Bir sistemi oturtmak, sağlılklı bir şekilde işler hale getirmek
V
se faire opérer de
ameliyatı olmak (kalp ameliyatı olmak vb.)
get an operation of
Medical
V
travaux de dédoublement de la ligne sur la section nord de la ligne minière, de annaba à bouchegouf sur 53 km, avec rectification de tracé et réalisation de l'électrification, de la signalisation et de la télécommunication
annaba bouchegouf arası 53 km maden hattı kuzey kesiminde hattın çift hat haline getirilmesi, elektrifikasyon, sinyalizason ve telekomünikasyon sistemlerinin yapılması
duplication of the rail line along the north segment of the annaba bouchegouf 53 km length mining line, the straitening of the layout and the completion of electrification works, signaling and telecommunication systems
Technical Office
N M
valorisation énergétique des déchets
atıktan enerjiye sistemi
waste-to-energy system
Medical
N F
autorité budgétaire de l'union européenne
avrupa birliği bütçe komisyonu
Economy
N F
violer
aykırı davranmak, aykırı hareket etmek, ihlal etmek, uymamak, tersine davranmak, bozmak, tutmamak, yerine getirmemek
violate
Legal
Bir kanunu, bir kuralı, vs.
V
rouget
barbun
red mullet
Various
N M
démarrer
başlamak
start, get sth. going
Various
V
atteindre les objectifs escomptés
beklenen hedeflere ulaşmak
achieve, reach the targets, goals aimed at
Various
V
budget nutritif
besin bütçesi
nutrient budget
Miscellaneous
N M
couteau légume
bıçak sebze
vegetable knife
Machinery
N M
couteau légume avec manche abs
bıçak sebze abs saplı
vegetable knife with handle
Machinery
N M
obtenir des renseignements
bilgi almak
get information
Various
V
gerbage
bir araya getirme, demetleme, istifleme
stacking
Various
N M
s'acquitter de qch
bir borcu vb. ödeyip kurtulmak, bir görevi yapmak, yerine getirmek
honor one's debt, duty, etc.
Various
V
ne manquer pas de f. qqch.
bir şey yapmadan geçmemek, yapmayı unutmamak
don't forget to do sth.
Various
V
adorer, prendre plaisir à
bir şeyden hoşlanmak, bayılmak
get a kick out of sth.
Various
V
tirer le maximum de qqch
bir şeyden maksimum yararlanmak
get the most out of
Various
N M
frôler
bir şeyi sıyırıp geçmek, ramak kalmak, -ile burun buruna gelmek, teğet geçmek
come close to
Various
V
mettre en jeu
bir şeyi söz konusu hale getirmek
bring into play
Technical Office
V
se soustraire à l'exécution d'une responsabilité
bir sorumluluğu yerine getirmekten kaçınmak
escape liability
Legal
V
instituer une taxe
bir vergi getirmek, bir vergi koymak
establish, introduce
Economy
V
s'acquitter d'une obligation
bir yükümlülüğü yerine getirmek
Legal
V
servir de cible à qn, à qch
birine, bir şeye hedef olmak
become the target of sth
Various
V
s'entendre avec qn
birisi ile anlaşmak, uyuşmak, iyi ilişkilerde olmak, iyi geçinmek
get along with smb
Various
V
être, se mettre en liaison avec qn
birisi ile temasta olmak, temasa geçmek, iletişim halinde olmak
get in contact with smb, contact smb, get in touch with smb
Various
V
essence végétale
bitki yağı
vegetable oil
Machinery
N F
végétation
bitkilendirme, bitki yetiştirme, yetiştirme
vegetation
Earthworks
N F
végétalisation
bitkilendirme, yeşillendirme
vegetalisation
Earthworks
N F
garantie de reprise des végétaux
bitkilerin tutacağına dair garanti
Technical Office
N F
huiles végétales usagées
bitkisel atık yağlar
waste vegetable oils
Miscellaneous
Yangın
N F
substance végétale
bitkisel madde
vegetable substance
Medical
N F
matériau végétal
bitkisel malzeme
vegetable material
Materials
N M
coupe en travers de la terre végétale
bitkisel toprak kesiti
topsoil cross section
Technical Office
N F
couche de sol végétal
bitkisel toprak tabakası
vegetable soil layer
Earthworks
N F
huile végétale
bitkisel yağ
vegetable oil
Medical
N F
faire son affaire personnelle
bizzat ilgilenmek
get involved personally
Various
V
captage
boru ya da kemerlerle bir yere getirme
collecting and piping of water
Earthworks
Dere yatağı, kaynak vb.
N M
déficit budgétaire
bütçe açığı
budgetary deficit, fiscal deficit
Economy
N M
composant budgetaire
bütçe bileşeni
budget component, (budget composant)
Economy
N M
déséquilibre budgétaire
bütçe dengesizliği
Economy
N M
déséquilibre budgétaire
bütçe dengesizliği
budgetary imbalance
Economy
N M
discipline budgétaire
bütçe disiplini
budgetary discipline
Economy
N F
exercice budgétaire
bütçe dönemi
fiscal period
Economy
N M
impact budgétaire
bütçe etkisi
budget impact
Economy
N M
rapporteur général du budget
bütçe genel raportörü
general budget reporter
Economy
N M
état d'avancement budgétaire
bütçe ilerleme durumu
budget progress status
Technical Office
N M
autorisation de programme, autorisation programme, ap
bütçe izni
budget authorization
Technical Office
N F
ligne budgétaire
bütçe kalemi
budget line
Economy
N F
nomenclature budgétaire
bütçe kataloğu
Economy
N F
autorisation budgétaire
bütçe onayı
budget approval
Economy
N F
procédure budgétaire
bütçe prosedürü
budget procedure
Economy
N F
procédure budgétaire
bütçe prosedürü
budgetary procedure
Economy
N F
provision budgétaire
bütçe provizyonu
budgetary provision
Economy
N F
plafond budgétaire
bütçe tavanı
budgetary ceiling
Economy
N M
pouvoir budgétaire
bütçe yetkisi
budget authority
Economy
N M
engagement budgétaire
bütçe yükümlülüğü
budget commitment
Economy
N M
élaboration du budget
bütçenin hazırlanması
preparation of the budget
Economy
N F
projet de budget préliminaire
bütçenin ilk taslağı
preliminary draft budget
Economy
N M
vote final du budget
bütçenin nihai oylaması
Economy
N M
principe de l'annualité
bütçenin yıllık olması ilkesi
principle of annuality of the budget
Economy
N M
principe de l'annualité, principe d'annualité du budget
bütçenin yıllık olması ilkesi
principle of annuality
Economy
N M
imputation budgétaire
bütçeye ekleme
charging to the budget
Technical Office
N F
intégralité des crédits inscrits au budget
bütçeye kayıtlı kredilerin bütünlüğü
Economy
N F
régularité des crédits inscrits au budget
bütçeye kayıtlı kredilerin düzenlenmesi
Economy
N F
donner suite, donner une suite
cevap vermek
reply, get back
Various
V
donner suit à qqch
cevap vermek, geri dönüş yapmak, devamını getirmek
reply, get back
Various
V
comparaitre
çıkarmak, getirmek, (önüne çıkarmak, hakim, savcı, vb.)
bring before, appear
Legal
V
recours introduits devant le conseil d'état
danıştay'a getirilen temyizler
appeals brought before the council of state
Legal
N M
contact inverseur
değiştirme kontağı (açık ise kapalı, kapalı ise açık hale getiren kontak)
c/o contact (change over contact)
Miscellaneous
electrical panel and cables
N M
rendement des obligations d'état
devlet tahvili getirisi
government bond yield
Economy
N M
défavoriser
dezavantajlı duruma getirmek, zarar vermek, aleyhine olmak
disadvantage, disfavor
Legal
V
correction apportée
dışarıdan getirilen düzeltme
brought-in correction
Technical Office
N F
assistance directe budgétaire
doğrudan bütçe yardımı
direct budgetary aid
Economy
N F
accoucher, donner naissance à
doğurmak, dünyaya getirmek
bear, give birth
Medical
V
débarrasser
düzenlemek, düzen getirmek, düzene koymak, karışıklıktan kurtarmak, dağınıklığı toplamak, derleyip toplamak
clear, get rid of, arrange
Various
V
infrastructure énergetique
enerji altyapısı
energy infrastructure
Technical Office
N F
bilan énergétique
enerji dengesi
energy balance
Miscellaneous
N M
directive étiquetage énergetique
enerji etiketi direktifi
energy label directive
Technical Office
2002/40/CE
N F
transmission énergétique
enerji iletim
energy transmission
Miscellaneous
N F
ressource énergétique
enerji kaynağı
energy resource
Miscellaneous
N F
rendement énergétique
enerji verimi
energy efficiency
Miscellaneous
N M
empêcher, entraver
engel olmak, mani olmak
get in the way of doing sth.
Various
V
niveau énergétique
erkesel düzey, enerji düzeyi
energy level
Miscellaneous
N M
coefficient de luminance énergétique
erkesel ışıklılık katsayısı
radiance coefficient
Miscellaneous
N M
s'inspirer de
esinlenmek, ilham almak, etkilenmek
get inspired from
Various
V
spectre d'égale énergie; spectre equiénergétique
eşit erke tayfı, eşerke tayfı
equal energy spectrum
Miscellaneous
N M
affleurement
eşit seviyeye getirme, toprak yüzeyi, mostra
Earthworks
N M
se mettre en ménage
evlenmek
get married
Various
V
pulvériser
ezmek, toz haline getirmek
pulverize
Miscellaneous
V
compte chèques porteur d'intérêt
faiz getiren çek hesabı
interest-bearing checking account
Economy
N M
intérêts, revenu d'intérêts, produit d'intérêts
faiz getirisi
interests, interest income, interest revenue
Economy
N M
apporter un avantage
fayda getirmek
bring benefit
Legal
V
rendement garanti
garanti getiri
guaranteed yield
Economy
N M
gestion budgétaire des exercices écoulés
geçmiş bütçe yönetimi uygulamaları
budgetary control of former fiscal periods
Economy
N F
rémunérateur, rémunératrice
gelir getirici
lucrative
Economy
Adj.
courbe de rendement
getiri eğrisi
yield curve
Economy
N F
indice de rendement
getiri endeksi
return index
Economy
hisse senetlerinin fiyatlarındaki değişimlerin yanı sıra şirketlerin ödedikleri kar paylarını da dikkate alarak hesaplanan endekslerdir.
N M
acheminer
getirmek, taşımak, nakletmek
carry, transport
Technical Office
V
trancheur aux légumes
gıda dilimleme makinesi
vegetable grinder
Machinery
N M
afficher
göstermek, ekrana getirmek
display, show
IT
V
gün boyu kullanılabilir
put together throughout the day
Various
évoquer
gündeme gelmek, getirmek, ele almak
evoque
Various
N F
dénoncer
gündeme getirmek, açıklamak, duyurmak, bildirmek
denounce, show up
Various
V
valeur cible de l'indice de fiabilité
güvenilirlik indeksi hedef değeri
target value of reliability index
Technical Office
N F
frittage
hamur haline getirme, eritme
fritting
Materials
N M
indicateur de cible mobile
hareketli hedef göstergesi
moving target indicator
Military
N M
tomber malade
hastalanmak
get sick
Various
V
mettre à disposition
hazır hale getirmek
make available
Legal
V
s'apprêter à
hazırlanmak
get prepared
Various
V
prix cible
hedef fiyat
target price
Economy
N M
prix objectif
hedef fiyat
target price
Economy
N M
hedef gözetim ve saldırı radar sistemi
surveilance target and attack radar system
Military
groupe cible
hedef grup
target group
Medical
N M
hedef kitle
target audience
Various
audience cible
hedef kitle
target audience
Economy
N F
coût cible
hedef maliyet
target cost
Technical Office
N M
cible
hedef tahtası, hedef, amaç
target
Various
N F
consommateur cible
hedef tüketici
target consumer
Economy
N M
objectif
hedef, amaç
object, target
Various
N M
être la cible de
hedefi olmak
be the target of
Various
V
huile végétale hydrogénée
hidrojenlenmiş bitkisel yağ
hydrogenated vegetable oil
Medical
N F
hissedarlara en üst seviyede getiri
top-tier shareholder return
Various
homogénéisation
homojen hale getirme, dengeli hale getirme
homogenization
Quality - Laboratory
N F
gagner le marché
ihaleyi almak, kazanmak
get the tender
Technical Office
V
budget de réalisation des travaux
inşaat bütçesi
construction budget
Technical Office
N M
luminance énergétique, radiance
ışıma, (erkesel ışıklılık, ışınımlılık)
radiance
Miscellaneous
N F
budget d'exploitation
işletme bütçesi
operating budget
Economy
N M
budget de fonctionnement
işletme bütçesi
operating budget
Economy
N M
iyi gitmek
put together
Various
laisser entendre, donner à entendre
izlenimini uyandırmak, kanısını doğurmak, düşüncesini akla getirmek, anlamına gelmek
feel like
Various
V
escamoter
kaçınmak, yapmamak, yapmaktan yan çizmek
get around
Various
V
budget de développement et de coopération
kalkınma ve işbirliği bütçesi
development and cooperation budget
Economy
N M
déficit budgétaire
kamu açığı
public deficit
Economy
N M
fournir de justificatif
kanıt getirmek
provide proof
Legal
V
cible complexe
karmaşık hedef, karışık hedef
complex target
IT
N F
accomplir toute condition requise, et ce sans conditions ni réserves
kayıtsız şartsız uymak gereken tüm şartları yerine getirmek
accomplish all conditions required without condition
Legal
V
devis estimatif, détail estimatif
keşif
budget estimate
Technical Office
N M
montant de devis
keşif bedeli, tahmini bedel, keşif değeri
budget
Economy
N M
demande de devis estimatif
keşif talebi
demand of estimate budget
Technical Office
N F
recevoir le traitement tapis rouge
kırmızı halılarla karşılanmak
get the red carpet treatment
Various
V
raccourcir
kısaltılma
get shorten
Various
V
tomber dans un cercle vicieux
kısır döngü içine düşmek
get into a vicious circle
Various
V
amener de restriction, apporter de limite
kısıtlama getirmek
bring restriction
Legal
V
se mettre en colère contre qn
kızmak, öfkelenmek
get angry with smb
Various
V
première lecture dans la commission des budgets
konseyin birinci okuması
first reading in the budgets committee
Economy
N F
empirer
kötüleştirmek, daha kötü hale getirmek, daha beter hale sokmak
worsen
Various
V
imagette
küçük resim
thumbnail image
IT
N F
enlisement
kuma ya da çamura batma, gömülme, çökme
sink, get stuck into
Earthworks
N M
obéir, respecter, remplir, satisfaire, honorer
kural uymak, kurala uymak, yerine getirmek, uygun hareket etmek
obey, respect, fulfill, satisfy, honorer
Legal
V
partie en défaut
kusurlu taraf, sorumluluklarını yerine getirmeye taraf
defaulter
Legal
N F
travaux de dédoublement de la ligne sur la section centre de la ligne minière, avec rectification de tracé. tronçon 02: souk-ahras à oued kebrit sur 76 km
maden hattı orta kesimde kısım 02: souk-ahras – oued kebrit arası 76 km mevcut hattın çift hatta dönüştürülmesi ve güzergahın düz hale getirilmesi işleri
duplication of the rail line along the central segment of the mining line, with the straitening of the layout. lot 02: souk-ahras – oued kebrit 76 km length
Technical Office
N M
amenée du matériel
makinenin sahaya getirilmesi
supply of materials on site
Machinery
N F
s'infecter
mikrop kapmak, enfekte olmak, iltihaplanmak
get infected
Medical
V
procédures budgétaires nationales
milli bütçe prosedürleri, ulusal bütçe prosedürleri
national budget procedures
Economy
N F
minimisation
minimizasyon, en küçük hale getirme
minimisation
Technical Office
N F
se mobiliser
mobilize olmak
get mobilized
Technical Office
V
pour autant que
müddetçe, eğer, belli bir şart yerine getirilirse
provided that, to the extent that
Technical Office
assurant
mümkün hale getiren, olmasını sağlayan
ensuring
Various
Adj.
système commun de radar d'attaque de cible de surveillance
müşterek gözetim ve hedef saldırı radar sistemi
joint surveilance and target attack radar system
Politics
N M
terre végétale
nebati toprak
topsoil
Earthworks
N F
revêtement de terre végétale, revêtement en terre végétale
nebati toprak ile kaplama
coating with topsoil
Asphalt
N M
vide rempli de terre végétale
nebati toprakla doldurulan boşluk
space filled with natural soil
Earthworks
N M
effet sur l'objectif nucléaire
nükleer hedef tepkisi
nuclear target response
Miscellaneous
N M
mettre à la disposition de qqn les ressources financières, budgétaires nécessaires
ödenek sağlamak
provide budget
Technical Office
V
broyer
öğütmek, toz haline getirmek
grind, crush
Various
V
constitutif
oluşturan, meydana getiren, teşkil eden
constituent
Various
Adj.
recevoir l'approbation
onay almak
get approval
Technical Office
V
temps normatif
öngörülen süre (kanunda, standartta, vb)
budgeted time
Technical Office
N M
optimisation
optimizasyon, en iyi duruma getirme, optimuma getirme
optimization
Technical Office
N F
optimisée
optimuma getirilmiş
optimized
Technical Office
Adj.
optimiser
optimuma getirmek, en iyi duruma getirmek
optimize
Technical Office
V
confection
örme, yapma, yerine getirme, ifa
making
Various
N F
soulever
ortaya atmak, gündeme getirmek, masaya yatırmak
raise
Various
Bir düşünce ortaya atmak, vs.
V
desactivation
pasif duruma getirme
deactivation
Technical Office
N F
bilan végétal
peyzaj deplasmanları
Earthworks
N M
coût de l'activité planifiée prévu dans le budget
planlanan işin bütçe maliyeti
budgeted cost of work scheduled, bcws
Technical Office
N M
rationalisation
rasyonel hale getirme
rationalization
Legal
N F
gadget
reklam malzemesi
gadget, gimmick
Various
N M
imagette
resim
image thumbnail
IT
N F
accotement
röfüj, aynı kota getirmek
road bank
Engineering Structures
N M
rendement relatif
rölatif getiri
relative yield
Economy
N M
valeur à revenu fixe
sabit getirili menkul kıymet
fixed income security
Economy
alacaklılık hakkı sağlayan, belirli bir meblağı temsil eden, dönemsel gelir getiren, misli nitelikte seri halinde çıkarılan, ibareleri aynı olan ve yatırım aracı olarak kullanılan borçlanma senetleridir. ihraç eden kuruluşların niteliğine göre kamu ve öze
N F
bons du trésor à taux fixe et intérêt annuel (btan)
sabit oranlı ve yıllık faiz getirili hazine bonoları
treasury bill at annual interest and fixed rate
Economy
N M
cagette
sandık (meyve, sebze)
crate
Materials
N F
remplir une condition, obéir à une condition, respecter une condition
şartı yerine getirmek, şartın yerine getirilmesi
respect, fullfill, obey, follow a condition
Legal
fulfill a condition, realize
V
provoquer, causer, entraîner
sebep olmak, getirmek
bring about
Various
V
congélateur légumes
sebze dipfrizi
vegetable freezer
Machinery
N M
prélavage légumes
sebze ön yıkama
preliminary rinsing of vegetables
Machinery
N M
éplucheuse à légumes
sebze parçalama makinesi, sebze doğrama makinesi
vegetable peeler
Machinery
N F
chambre froide légumes
sebze soğuk oda
cold chamber for vegetables
Machinery
N F
plan de travail pour prélavage des légumes, plan de travail avec bassin d'infiltration pour les légumes
sebze süzme çalışma tezgahı, (tezgah çalışma sebze süzme)
countertop for vegetable rinsing
Machinery
N M
synchronisation
senkronize etme, aynı anda ve beraber çalışır duruma getirme, eşleme, eş zamanlama
synchronization
Machinery
N F
rendement au capital investi
sermaye getirisi
return on capital
Economy
N M
se bloquer
sıkışmak
get blocked
Various
V
restrictif
sınırlandırıcı, sınırlayıcı, önünü kesen, limit getiren
restrictive
Technical Office
Adj.
rendre étanche, rendre imperméable
sızdırmaz hale getirmek
isolate, insulate
Technical Office
V
finalisation
son haline getirilmesi
finalization
Economy
sigorta
N F
finaliser
sonlandırmak, son halini vermek, finalize etmek, nihai hale getirmek, kesinleştirmek, nihayete erdirmek, sonuca bağlamak
finalize
Technical Office
V
aboutissement
sonuç, sonuçlandırma, yerine getirme, bitme
conclusion
Various
N M
honorer les responsabilités et obligations contractuelles
sözleşmesel borç ve sorumlulukları yerine getirmek
respect contractual rights and responsabilities
Technical Office
V
remise en question, mise en question, mettre en question
şüphe doğurmak, tereddüte yol açmak, tereddüt doğurmak, tartışma konusu haline getirmek
put into question
Various
N F
respecter les engagements
taahhütleri yerine getirmek
fulfil the commitments
Technical Office
V
tabulation
tablo haline getirme, tabloda gösterme, tablo üzerinde gösterme
tabulation
IT
N F
droits constatés (budgétisation et comptabilité publiques sur la base des droits constatés)
tahakkuk esaslı muhasebe, tahakkuk esasına göre muhasebe
accrual basis of accounting, accrual accounting and budgeting, accounting on accrual basis
Economy
N MP
bielle de poussee
taklolu getaform, tork kolu
torque arm
Machinery
N F
boucler
tamamlamak, (dosyayı) kapamak, işi bitirmek, başarmak
close (the budget, the deal)
Various
V
remise en état
tamirat, eski haline geri getirme
restoration, repair
Engineering Structures
örn. yolların, yerlerin, mahallerin
N F
pieu tangent, pieux tangents
tanjant kazık, teğet kazık
tangent pile
Engineering Structures
yan yanadır, birbirine değer, hepsi donatılı olur, zeminde su olabilir ama belli bir kuvveti varsa zeminin bu yöntem kullanılabilir
N M
liaison
taş, tuğla için birinin ortası alttakinin kenarına getirilerek sağlanan bağlama
Engineering Structures
Duvarcılıkta
N F
acheminement
taşıma, getirme, ulaştırma
transport
Various
N M
plafonnement
tavan getirme, üst sınır belirleme
ceiling, upper limit, maximum
Technical Office
Adv.
joint d'étanchéité de segment de piston imprégné de téflon
teflonla su geçirmez hale getirilmiş piston segmanı
teflon impregnated piston ring seal
Machinery
N M
homogéniser
tek tip hale getirme
homogenize
Various
V
contacter, prendre contact avec
temas kurmak
contact, get in touch with
Various
V
temel para cinsinden tüm gelirin yeniden yatırıldığı (toplam getiri) a sınıfı dağıtım 'a(dis)' hisseleri
class a distribution 'a(dis)' shares with all income reinvested (total return) in base currency
Economy
titre générant des dividendes
temettü getiren hisse senedi
dividend yielding security
Economy
N M
obtenir une promotion
terfi etmek
get a promotion
Economy
V
date limite
termin
deadline, target date
Various
N F
mise à la cote
tesviye, aynı seviyeye getirme, doğru kota getirme
grading, levelling
Earthworks
N F
regrouper
toplamak, bir araya getirmek
regroup
Military
V
budget communautaire
topluluk bütçesi
community budget
Economy
N M
poussiéreux, poussiéreuse
toz tutma, tozlanma, tozlu
dusty, get dusty
Various
Adj.
saupoudrage
tozlama, toz haline getirme
dusting, powdering
Materials
N M
être arrété
tutaklanmak
get arrested
Legal
V
donner, tomber dans un piège
tuzağa düşmek
get trapped, faull into a trap, an ambush
Military
V
monter à la bord
uçağa binmek
get on board
Various
V
exécution, réalisation
uygulama, yerine getirme, yapma, yapım
execution, realization
Various
N F
exécuter
uygulamak, yapmak, yerine getirmek, gerçekleştirmek
execute
Various
V
mise en conformité
uygun hale getirmek
Various
N F
approprier
uygun hale getirmek
appropriate
Various
V
harmoniser
uygun hale getirmek, eşleştirmek
match, harmonize, standardize
Various
V
honorer
uymak, yerine getirmek (sorumluluk, yükümlülük vb)
honor
Various
V
s'aligner
uyumlu hale gelmek, aynı çizgiye gelmek
get aligned with
Various
V
fiscaliser
vergi yükümlülüğü getirmek
make smb subject to tax obligation
Legal
V
rentable
verimli, kârlı, faydalı, gelir getirici
rentable
Various
Adj.
décageteur
vinç işaretçisi
banksman
Earthworks
N M
se rapprocher de, s'approcher de
yaklaşmak
get close to, approach
Various
V
coût de l'activité réel prévu dans le budget
yapılan işin bütçe maliyeti
budgeted cost of work performed, bcwp
Technical Office
N M
accomplir
yapmak, gerçekleştirmek, yerine getirmek, tamamlamak, bitirmek
accomplish
Various
V
confectionner
yapmak, hazırlamak, yerine getirmek, ifa etmek
make up, manufacture
Various
V
défaillance
yapmamak, yapamamak, yerine getirmemek
failure in
Legal
N F
budget d'équipement
yatırım bütçesi
investment budget
Economy
N M
budget d'investissement
yatırım bütçesi
investment budget
Technical Office
N M
rendement du capital investi
yatırım karlılığı, yatırım getirisi
return on investment, roi
Economy
N M
décharge d'un rapport
yerine getirilmesi
discharge of the rapport of board of directors
Various
N F
substituer qn, qch à
yerine koymak, ikame etmek, yerine getirmek, yerine kullanmak, yerine geçmek
substitute, replace
Various
V
remise en état des lieux
yerlerin eski hale getirilmesi, demobilizasyon
demobilization
Engineering Structures
N F
procès budgétaire annuel
yıllık bütçe süreci
annual budgetary process
Economy
N M
homogénéisation des contraintes
yüklerin dengelenmesi, eşitlenmesi, dengeli hale getirilmesi
standardization of loads
Technical Office
N F
lire à haute voix
yüksek sesle dile getirmek
read out loud
Various
V
par suite de la non réalisation de ses obligations
yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle
following the non-fullfillment of its liabilities
Legal
Prép.
corrections budgétaires en vigueur
yürürlükteki bütçe düzeltmeleri
budget corrections in force
Economy
N F
confronter
yüz yüze getirmek, karşılaştırmak, yüzleştirmek, karşı karşıya getirmek
Various
V
entacher
zarar vermek (kaliteye), leke sürmek (onura), helal getirmek
damage, stain
Various
V
obligeant
zorunlu hale getirme
obliging
Various
Adj.
Fr.allocations budgétaires de l'ue
Tr.ab bütçe tahsisatı
En.eu budgetary allocations
N F
Fr.apporter des éclaircissements
Tr.açıklama getirmek
En.clarify
V
Fr.énoncer
Tr.açıklamak, dile getirmek, anlatmak, ifade etmek, belirtmek
En.express
V
Fr.avoir faim
Tr.acıkmak
En.get hungry
V
Fr.bilan végétal
Tr.ağaç deplasmanları
En.tree displacement works
N M
Fr.roder
Tr.alışmak, oturtmak, uygun hale getirmek, rayına oturtmak
En.run in, debug
Bir sistemi oturtmak, sağlılklı bir şekilde işler hale getirmek
V
Fr.se faire opérer de
Tr.ameliyatı olmak (kalp ameliyatı olmak vb.)
En.get an operation of
V
Fr.travaux de dédoublement de la ligne sur la section nord de la ligne minière, de annaba à bouchegouf sur 53 km, avec rectification de tracé et réalisation de l'électrification, de la signalisation et de la télécommunication
Tr.annaba bouchegouf arası 53 km maden hattı kuzey kesiminde hattın çift hat haline getirilmesi, elektrifikasyon, sinyalizason ve telekomünikasyon sistemlerinin yapılması
En.duplication of the rail line along the north segment of the annaba bouchegouf 53 km length mining line, the straitening of the layout and the completion of electrification works, signaling and telecommunication systems
N M
Fr.valorisation énergétique des déchets
Tr.atıktan enerjiye sistemi
En.waste-to-energy system
N F
Fr.autorité budgétaire de l'union européenne
Tr.avrupa birliği bütçe komisyonu
En.
N F
Fr.violer
Tr.aykırı davranmak, aykırı hareket etmek, ihlal etmek, uymamak, tersine davranmak, bozmak, tutmamak, yerine getirmemek
En.violate
Bir kanunu, bir kuralı, vs.
V
Fr.rouget
Tr.barbun
En.red mullet
N M
Fr.démarrer
Tr.başlamak
En.start, get sth. going
V
Fr.atteindre les objectifs escomptés
Tr.beklenen hedeflere ulaşmak
En.achieve, reach the targets, goals aimed at
V
Fr.budget nutritif
Tr.besin bütçesi
En.nutrient budget
N M
Fr.couteau légume
Tr.bıçak sebze
En.vegetable knife
N M
Fr.couteau légume avec manche abs
Tr.bıçak sebze abs saplı
En.vegetable knife with handle
N M
Fr.obtenir des renseignements
Tr.bilgi almak
En.get information
V
Fr.gerbage
Tr.bir araya getirme, demetleme, istifleme
En.stacking
N M
Fr.s'acquitter de qch
Tr.bir borcu vb. ödeyip kurtulmak, bir görevi yapmak, yerine getirmek
En.honor one's debt, duty, etc.
V
Fr.ne manquer pas de f. qqch.
Tr.bir şey yapmadan geçmemek, yapmayı unutmamak
En.don't forget to do sth.
V
Fr.adorer, prendre plaisir à
Tr.bir şeyden hoşlanmak, bayılmak
En.get a kick out of sth.
V
Fr.tirer le maximum de qqch
Tr.bir şeyden maksimum yararlanmak
En.get the most out of
N M
Fr.frôler
Tr.bir şeyi sıyırıp geçmek, ramak kalmak, -ile burun buruna gelmek, teğet geçmek
En.come close to
V
Fr.mettre en jeu
Tr.bir şeyi söz konusu hale getirmek
En.bring into play
V
Fr.se soustraire à l'exécution d'une responsabilité
Tr.bir sorumluluğu yerine getirmekten kaçınmak
En.escape liability
V
Fr.instituer une taxe
Tr.bir vergi getirmek, bir vergi koymak
En.establish, introduce
V
Fr.s'acquitter d'une obligation
Tr.bir yükümlülüğü yerine getirmek
En.
V
Fr.servir de cible à qn, à qch
Tr.birine, bir şeye hedef olmak
En.become the target of sth
V
Fr.s'entendre avec qn
Tr.birisi ile anlaşmak, uyuşmak, iyi ilişkilerde olmak, iyi geçinmek
En.get along with smb
V
Fr.être, se mettre en liaison avec qn
Tr.birisi ile temasta olmak, temasa geçmek, iletişim halinde olmak
En.get in contact with smb, contact smb, get in touch with smb
V
Fr.essence végétale
Tr.bitki yağı
En.vegetable oil
N F
Fr.végétation
Tr.bitkilendirme, bitki yetiştirme, yetiştirme
En.vegetation
N F
Fr.végétalisation
Tr.bitkilendirme, yeşillendirme
En.vegetalisation
N F
Fr.garantie de reprise des végétaux
Tr.bitkilerin tutacağına dair garanti
En.
N F
Fr.huiles végétales usagées
Tr.bitkisel atık yağlar
En.waste vegetable oils
Yangın
N F
Fr.substance végétale
Tr.bitkisel madde
En.vegetable substance
N F
Fr.matériau végétal
Tr.bitkisel malzeme
En.vegetable material
N M
Fr.coupe en travers de la terre végétale
Tr.bitkisel toprak kesiti
En.topsoil cross section
N F
Fr.couche de sol végétal
Tr.bitkisel toprak tabakası
En.vegetable soil layer
N F
Fr.huile végétale
Tr.bitkisel yağ
En.vegetable oil
N F
Fr.faire son affaire personnelle
Tr.bizzat ilgilenmek
En.get involved personally
V
Fr.captage
Tr.boru ya da kemerlerle bir yere getirme
En.collecting and piping of water
Dere yatağı, kaynak vb.
N M
Fr.déficit budgétaire
Tr.bütçe açığı
En.budgetary deficit, fiscal deficit
N M
Fr.composant budgetaire
Tr.bütçe bileşeni
En.budget component, (budget composant)
N M
Fr.déséquilibre budgétaire
Tr.bütçe dengesizliği
En.
N M
Fr.déséquilibre budgétaire
Tr.bütçe dengesizliği
En.budgetary imbalance
N M
Fr.discipline budgétaire
Tr.bütçe disiplini
En.budgetary discipline
N F
Fr.exercice budgétaire
Tr.bütçe dönemi
En.fiscal period
N M
Fr.impact budgétaire
Tr.bütçe etkisi
En.budget impact
N M
Fr.rapporteur général du budget
Tr.bütçe genel raportörü
En.general budget reporter
N M
Fr.état d'avancement budgétaire
Tr.bütçe ilerleme durumu
En.budget progress status
N M
Fr.autorisation de programme, autorisation programme, ap
Tr.bütçe izni
En.budget authorization
N F
Fr.ligne budgétaire
Tr.bütçe kalemi
En.budget line
N F
Fr.nomenclature budgétaire
Tr.bütçe kataloğu
En.
N F
Fr.autorisation budgétaire
Tr.bütçe onayı
En.budget approval
N F
Fr.procédure budgétaire
Tr.bütçe prosedürü
En.budget procedure
N F
Fr.procédure budgétaire
Tr.bütçe prosedürü
En.budgetary procedure
N F
Fr.provision budgétaire
Tr.bütçe provizyonu
En.budgetary provision
N F
Fr.plafond budgétaire
Tr.bütçe tavanı
En.budgetary ceiling
N M
Fr.pouvoir budgétaire
Tr.bütçe yetkisi
En.budget authority
N M
Fr.engagement budgétaire
Tr.bütçe yükümlülüğü
En.budget commitment
N M
Fr.élaboration du budget
Tr.bütçenin hazırlanması
En.preparation of the budget
N F
Fr.projet de budget préliminaire
Tr.bütçenin ilk taslağı
En.preliminary draft budget
N M
Fr.vote final du budget
Tr.bütçenin nihai oylaması
En.
N M
Fr.principe de l'annualité
Tr.bütçenin yıllık olması ilkesi
En.principle of annuality of the budget
N M
Fr.principe de l'annualité, principe d'annualité du budget
Tr.bütçenin yıllık olması ilkesi
En.principle of annuality
N M
Fr.imputation budgétaire
Tr.bütçeye ekleme
En.charging to the budget
N F
Fr.intégralité des crédits inscrits au budget
Tr.bütçeye kayıtlı kredilerin bütünlüğü
En.
N F
Fr.régularité des crédits inscrits au budget
Tr.bütçeye kayıtlı kredilerin düzenlenmesi
En.
N F
Fr.donner suite, donner une suite
Tr.cevap vermek
En.reply, get back
V
Fr.donner suit à qqch
Tr.cevap vermek, geri dönüş yapmak, devamını getirmek
En.reply, get back
V
Fr.comparaitre
Tr.çıkarmak, getirmek, (önüne çıkarmak, hakim, savcı, vb.)
En.bring before, appear
V
Fr.recours introduits devant le conseil d'état
Tr.danıştay'a getirilen temyizler
En.appeals brought before the council of state
N M
Fr.contact inverseur
Tr.değiştirme kontağı (açık ise kapalı, kapalı ise açık hale getiren kontak)
En.c/o contact (change over contact)
electrical panel and cables
N M
Fr.rendement des obligations d'état
Tr.devlet tahvili getirisi
En.government bond yield
N M
Fr.défavoriser
Tr.dezavantajlı duruma getirmek, zarar vermek, aleyhine olmak
En.disadvantage, disfavor
V
Fr.correction apportée
Tr.dışarıdan getirilen düzeltme
En.brought-in correction
N F
Fr.assistance directe budgétaire
Tr.doğrudan bütçe yardımı
En.direct budgetary aid
N F
Fr.accoucher, donner naissance à
Tr.doğurmak, dünyaya getirmek
En.bear, give birth
V
Fr.débarrasser
Tr.düzenlemek, düzen getirmek, düzene koymak, karışıklıktan kurtarmak, dağınıklığı toplamak, derleyip toplamak
En.clear, get rid of, arrange
V
Fr.infrastructure énergetique
Tr.enerji altyapısı
En.energy infrastructure
N F
Fr.bilan énergétique
Tr.enerji dengesi
En.energy balance
N M
Fr.directive étiquetage énergetique
Tr.enerji etiketi direktifi
En.energy label directive
2002/40/CE
N F
Fr.transmission énergétique
Tr.enerji iletim
En.energy transmission
N F
Fr.ressource énergétique
Tr.enerji kaynağı
En.energy resource
N F
Fr.rendement énergétique
Tr.enerji verimi
En.energy efficiency
N M
Fr.empêcher, entraver
Tr.engel olmak, mani olmak
En.get in the way of doing sth.
V
Fr.niveau énergétique
Tr.erkesel düzey, enerji düzeyi
En.energy level
N M
Fr.coefficient de luminance énergétique
Tr.erkesel ışıklılık katsayısı
En.radiance coefficient
N M
Fr.s'inspirer de
Tr.esinlenmek, ilham almak, etkilenmek
En.get inspired from
V
Fr.spectre d'égale énergie; spectre equiénergétique
Tr.eşit erke tayfı, eşerke tayfı
En.equal energy spectrum
N M
Fr.affleurement
Tr.eşit seviyeye getirme, toprak yüzeyi, mostra
En.
N M
Fr.se mettre en ménage
Tr.evlenmek
En.get married
V
Fr.pulvériser
Tr.ezmek, toz haline getirmek
En.pulverize
V
Fr.compte chèques porteur d'intérêt
Tr.faiz getiren çek hesabı
En.interest-bearing checking account
N M
Fr.intérêts, revenu d'intérêts, produit d'intérêts
Tr.faiz getirisi
En.interests, interest income, interest revenue
N M
Fr.apporter un avantage
Tr.fayda getirmek
En.bring benefit
V
Fr.rendement garanti
Tr.garanti getiri
En.guaranteed yield
N M
Fr.gestion budgétaire des exercices écoulés
Tr.geçmiş bütçe yönetimi uygulamaları
En.budgetary control of former fiscal periods
N F
Fr.rémunérateur, rémunératrice
Tr.gelir getirici
En.lucrative
Adj.
Fr.courbe de rendement
Tr.getiri eğrisi
En.yield curve
N F
Fr.indice de rendement
Tr.getiri endeksi
En.return index
hisse senetlerinin fiyatlarındaki değişimlerin yanı sıra şirketlerin ödedikleri kar paylarını da dikkate alarak hesaplanan endekslerdir.
N M
Fr.acheminer
Tr.getirmek, taşımak, nakletmek
En.carry, transport
V
Fr.trancheur aux légumes
Tr.gıda dilimleme makinesi
En.vegetable grinder
N M
Fr.afficher
Tr.göstermek, ekrana getirmek
En.display, show
V
Fr.
Tr.gün boyu kullanılabilir
En.put together throughout the day
Fr.évoquer
Tr.gündeme gelmek, getirmek, ele almak
En.evoque
N F
Fr.dénoncer
Tr.gündeme getirmek, açıklamak, duyurmak, bildirmek
En.denounce, show up
V
Fr.valeur cible de l'indice de fiabilité
Tr.güvenilirlik indeksi hedef değeri
En.target value of reliability index
N F
Fr.frittage
Tr.hamur haline getirme, eritme
En.fritting
N M
Fr.indicateur de cible mobile
Tr.hareketli hedef göstergesi
En.moving target indicator
N M
Fr.tomber malade
Tr.hastalanmak
En.get sick
V
Fr.mettre à disposition
Tr.hazır hale getirmek
En.make available
V
Fr.s'apprêter à
Tr.hazırlanmak
En.get prepared
V
Fr.prix cible
Tr.hedef fiyat
En.target price
N M
Fr.prix objectif
Tr.hedef fiyat
En.target price
N M
Fr.
Tr.hedef gözetim ve saldırı radar sistemi
En.surveilance target and attack radar system
Fr.groupe cible
Tr.hedef grup
En.target group
N M
Fr.
Tr.hedef kitle
En.target audience
Fr.audience cible
Tr.hedef kitle
En.target audience
N F
Fr.coût cible
Tr.hedef maliyet
En.target cost
N M
Fr.cible
Tr.hedef tahtası, hedef, amaç
En.target
N F
Fr.consommateur cible
Tr.hedef tüketici
En.target consumer
N M
Fr.objectif
Tr.hedef, amaç
En.object, target
N M
Fr.être la cible de
Tr.hedefi olmak
En.be the target of
V
Fr.huile végétale hydrogénée
Tr.hidrojenlenmiş bitkisel yağ
En.hydrogenated vegetable oil
N F
Fr.
Tr.hissedarlara en üst seviyede getiri
En.top-tier shareholder return
Fr.homogénéisation
Tr.homojen hale getirme, dengeli hale getirme
En.homogenization
N F
Fr.gagner le marché
Tr.ihaleyi almak, kazanmak
En.get the tender
V
Fr.budget de réalisation des travaux
Tr.inşaat bütçesi
En.construction budget
N M
Fr.luminance énergétique, radiance
Tr.ışıma, (erkesel ışıklılık, ışınımlılık)
En.radiance
N F
Fr.budget d'exploitation
Tr.işletme bütçesi
En.operating budget
N M
Fr.budget de fonctionnement
Tr.işletme bütçesi
En.operating budget
N M
Fr.
Tr.iyi gitmek
En.put together
Fr.laisser entendre, donner à entendre
Tr.izlenimini uyandırmak, kanısını doğurmak, düşüncesini akla getirmek, anlamına gelmek
En.feel like
V
Fr.escamoter
Tr.kaçınmak, yapmamak, yapmaktan yan çizmek
En.get around
V
Fr.budget de développement et de coopération
Tr.kalkınma ve işbirliği bütçesi
En.development and cooperation budget
N M
Fr.déficit budgétaire
Tr.kamu açığı
En.public deficit
N M
Fr.fournir de justificatif
Tr.kanıt getirmek
En.provide proof
V
Fr.cible complexe
Tr.karmaşık hedef, karışık hedef
En.complex target
N F
Fr.accomplir toute condition requise, et ce sans conditions ni réserves
Tr.kayıtsız şartsız uymak gereken tüm şartları yerine getirmek
En.accomplish all conditions required without condition
V
Fr.devis estimatif, détail estimatif
Tr.keşif
En.budget estimate
N M
Fr.montant de devis
Tr.keşif bedeli, tahmini bedel, keşif değeri
En.budget
N M
Fr.demande de devis estimatif
Tr.keşif talebi
En.demand of estimate budget
N F
Fr.recevoir le traitement tapis rouge
Tr.kırmızı halılarla karşılanmak
En.get the red carpet treatment
V
Fr.raccourcir
Tr.kısaltılma
En.get shorten
V
Fr.tomber dans un cercle vicieux
Tr.kısır döngü içine düşmek
En.get into a vicious circle
V
Fr.amener de restriction, apporter de limite
Tr.kısıtlama getirmek
En.bring restriction
V
Fr.se mettre en colère contre qn
Tr.kızmak, öfkelenmek
En.get angry with smb
V
Fr.première lecture dans la commission des budgets
Tr.konseyin birinci okuması
En.first reading in the budgets committee
N F
Fr.empirer
Tr.kötüleştirmek, daha kötü hale getirmek, daha beter hale sokmak
En.worsen
V
Fr.imagette
Tr.küçük resim
En.thumbnail image
N F
Fr.enlisement
Tr.kuma ya da çamura batma, gömülme, çökme
En.sink, get stuck into
N M
Fr.obéir, respecter, remplir, satisfaire, honorer
Tr.kural uymak, kurala uymak, yerine getirmek, uygun hareket etmek
En.obey, respect, fulfill, satisfy, honorer
V
Fr.partie en défaut
Tr.kusurlu taraf, sorumluluklarını yerine getirmeye taraf
En.defaulter
N F
Fr.travaux de dédoublement de la ligne sur la section centre de la ligne minière, avec rectification de tracé. tronçon 02: souk-ahras à oued kebrit sur 76 km
Tr.maden hattı orta kesimde kısım 02: souk-ahras – oued kebrit arası 76 km mevcut hattın çift hatta dönüştürülmesi ve güzergahın düz hale getirilmesi işleri
En.duplication of the rail line along the central segment of the mining line, with the straitening of the layout. lot 02: souk-ahras – oued kebrit 76 km length
N M
Fr.amenée du matériel
Tr.makinenin sahaya getirilmesi
En.supply of materials on site
N F
Fr.s'infecter
Tr.mikrop kapmak, enfekte olmak, iltihaplanmak
En.get infected
V
Fr.procédures budgétaires nationales
Tr.milli bütçe prosedürleri, ulusal bütçe prosedürleri
En.national budget procedures
N F
Fr.minimisation
Tr.minimizasyon, en küçük hale getirme
En.minimisation
N F
Fr.se mobiliser
Tr.mobilize olmak
En.get mobilized
V
Fr.pour autant que
Tr.müddetçe, eğer, belli bir şart yerine getirilirse
En.provided that, to the extent that
Fr.assurant
Tr.mümkün hale getiren, olmasını sağlayan
En.ensuring
Adj.
Fr.système commun de radar d'attaque de cible de surveillance
Tr.müşterek gözetim ve hedef saldırı radar sistemi
En.joint surveilance and target attack radar system
N M
Fr.terre végétale
Tr.nebati toprak
En.topsoil
N F
Fr.revêtement de terre végétale, revêtement en terre végétale
Tr.nebati toprak ile kaplama
En.coating with topsoil
N M
Fr.vide rempli de terre végétale
Tr.nebati toprakla doldurulan boşluk
En.space filled with natural soil
N M
Fr.effet sur l'objectif nucléaire
Tr.nükleer hedef tepkisi
En.nuclear target response
N M
Fr.mettre à la disposition de qqn les ressources financières, budgétaires nécessaires
Tr.ödenek sağlamak
En.provide budget
V
Fr.broyer
Tr.öğütmek, toz haline getirmek
En.grind, crush
V
Fr.constitutif
Tr.oluşturan, meydana getiren, teşkil eden
En.constituent
Adj.
Fr.recevoir l'approbation
Tr.onay almak
En.get approval
V
Fr.temps normatif
Tr.öngörülen süre (kanunda, standartta, vb)
En.budgeted time
N M
Fr.optimisation
Tr.optimizasyon, en iyi duruma getirme, optimuma getirme
En.optimization
N F
Fr.optimisée
Tr.optimuma getirilmiş
En.optimized
Adj.
Fr.optimiser
Tr.optimuma getirmek, en iyi duruma getirmek
En.optimize
V
Fr.confection
Tr.örme, yapma, yerine getirme, ifa
En.making
N F
Fr.soulever
Tr.ortaya atmak, gündeme getirmek, masaya yatırmak
En.raise
Bir düşünce ortaya atmak, vs.
V
Fr.desactivation
Tr.pasif duruma getirme
En.deactivation
N F
Fr.bilan végétal
Tr.peyzaj deplasmanları
En.
N M
Fr.coût de l'activité planifiée prévu dans le budget
Tr.planlanan işin bütçe maliyeti
En.budgeted cost of work scheduled, bcws
N M
Fr.rationalisation
Tr.rasyonel hale getirme
En.rationalization
N F
Fr.gadget
Tr.reklam malzemesi
En.gadget, gimmick
N M
Fr.imagette
Tr.resim
En.image thumbnail
N F
Fr.accotement
Tr.röfüj, aynı kota getirmek
En.road bank
N M
Fr.rendement relatif
Tr.rölatif getiri
En.relative yield
N M
Fr.valeur à revenu fixe
Tr.sabit getirili menkul kıymet
En.fixed income security
alacaklılık hakkı sağlayan, belirli bir meblağı temsil eden, dönemsel gelir getiren, misli nitelikte seri halinde çıkarılan, ibareleri aynı olan ve yatırım aracı olarak kullanılan borçlanma senetleridir. ihraç eden kuruluşların niteliğine göre kamu ve öze
N F
Fr.bons du trésor à taux fixe et intérêt annuel (btan)
Tr.sabit oranlı ve yıllık faiz getirili hazine bonoları
En.treasury bill at annual interest and fixed rate
N M
Fr.cagette
Tr.sandık (meyve, sebze)
En.crate
N F
Fr.remplir une condition, obéir à une condition, respecter une condition
Tr.şartı yerine getirmek, şartın yerine getirilmesi
En.respect, fullfill, obey, follow a condition
fulfill a condition, realize
V
Fr.provoquer, causer, entraîner
Tr.sebep olmak, getirmek
En.bring about
V
Fr.congélateur légumes
Tr.sebze dipfrizi
En.vegetable freezer
N M
Fr.prélavage légumes
Tr.sebze ön yıkama
En.preliminary rinsing of vegetables
N M
Fr.éplucheuse à légumes
Tr.sebze parçalama makinesi, sebze doğrama makinesi
En.vegetable peeler
N F
Fr.chambre froide légumes
Tr.sebze soğuk oda
En.cold chamber for vegetables
N F
Fr.plan de travail pour prélavage des légumes, plan de travail avec bassin d'infiltration pour les légumes
Tr.sebze süzme çalışma tezgahı, (tezgah çalışma sebze süzme)
En.countertop for vegetable rinsing
N M
Fr.synchronisation
Tr.senkronize etme, aynı anda ve beraber çalışır duruma getirme, eşleme, eş zamanlama
En.synchronization
N F
Fr.rendement au capital investi
Tr.sermaye getirisi
En.return on capital
N M
Fr.se bloquer
Tr.sıkışmak
En.get blocked
V
Fr.restrictif
Tr.sınırlandırıcı, sınırlayıcı, önünü kesen, limit getiren
En.restrictive
Adj.
Fr.rendre étanche, rendre imperméable
Tr.sızdırmaz hale getirmek
En.isolate, insulate
V
Fr.finalisation
Tr.son haline getirilmesi
En.finalization
sigorta
N F
Fr.finaliser
Tr.sonlandırmak, son halini vermek, finalize etmek, nihai hale getirmek, kesinleştirmek, nihayete erdirmek, sonuca bağlamak
En.finalize
V
Fr.aboutissement
Tr.sonuç, sonuçlandırma, yerine getirme, bitme
En.conclusion
N M
Fr.honorer les responsabilités et obligations contractuelles
Tr.sözleşmesel borç ve sorumlulukları yerine getirmek
En.respect contractual rights and responsabilities
V
Fr.remise en question, mise en question, mettre en question
Tr.şüphe doğurmak, tereddüte yol açmak, tereddüt doğurmak, tartışma konusu haline getirmek
En.put into question
N F
Fr.respecter les engagements
Tr.taahhütleri yerine getirmek
En.fulfil the commitments
V
Fr.tabulation
Tr.tablo haline getirme, tabloda gösterme, tablo üzerinde gösterme
En.tabulation
N F
Fr.droits constatés (budgétisation et comptabilité publiques sur la base des droits constatés)
Tr.tahakkuk esaslı muhasebe, tahakkuk esasına göre muhasebe
En.accrual basis of accounting, accrual accounting and budgeting, accounting on accrual basis
N MP
Fr.bielle de poussee
Tr.taklolu getaform, tork kolu
En.torque arm
N F
Fr.boucler
Tr.tamamlamak, (dosyayı) kapamak, işi bitirmek, başarmak
En.close (the budget, the deal)
V
Fr.remise en état
Tr.tamirat, eski haline geri getirme
En.restoration, repair
örn. yolların, yerlerin, mahallerin
N F
Fr.pieu tangent, pieux tangents
Tr.tanjant kazık, teğet kazık
En.tangent pile
yan yanadır, birbirine değer, hepsi donatılı olur, zeminde su olabilir ama belli bir kuvveti varsa zeminin bu yöntem kullanılabilir
N M
Fr.liaison
Tr.taş, tuğla için birinin ortası alttakinin kenarına getirilerek sağlanan bağlama
En.
Duvarcılıkta
N F
Fr.acheminement
Tr.taşıma, getirme, ulaştırma
En.transport
N M
Fr.plafonnement
Tr.tavan getirme, üst sınır belirleme
En.ceiling, upper limit, maximum
Adv.
Fr.joint d'étanchéité de segment de piston imprégné de téflon
Tr.teflonla su geçirmez hale getirilmiş piston segmanı
En.teflon impregnated piston ring seal
N M
Fr.homogéniser
Tr.tek tip hale getirme
En.homogenize
V
Fr.contacter, prendre contact avec
Tr.temas kurmak
En.contact, get in touch with
V
Fr.
Tr.temel para cinsinden tüm gelirin yeniden yatırıldığı (toplam getiri) a sınıfı dağıtım 'a(dis)' hisseleri
En.class a distribution 'a(dis)' shares with all income reinvested (total return) in base currency
Fr.titre générant des dividendes
Tr.temettü getiren hisse senedi
En.dividend yielding security
N M
Fr.obtenir une promotion
Tr.terfi etmek
En.get a promotion
V
Fr.date limite
Tr.termin
En.deadline, target date
N F
Fr.mise à la cote
Tr.tesviye, aynı seviyeye getirme, doğru kota getirme
En.grading, levelling
N F
Fr.regrouper
Tr.toplamak, bir araya getirmek
En.regroup
V
Fr.budget communautaire
Tr.topluluk bütçesi
En.community budget
N M
Fr.poussiéreux, poussiéreuse
Tr.toz tutma, tozlanma, tozlu
En.dusty, get dusty
Adj.
Fr.saupoudrage
Tr.tozlama, toz haline getirme
En.dusting, powdering
N M
Fr.être arrété
Tr.tutaklanmak
En.get arrested
V
Fr.donner, tomber dans un piège
Tr.tuzağa düşmek
En.get trapped, faull into a trap, an ambush
V
Fr.monter à la bord
Tr.uçağa binmek
En.get on board
V
Fr.exécution, réalisation
Tr.uygulama, yerine getirme, yapma, yapım
En.execution, realization
N F
Fr.exécuter
Tr.uygulamak, yapmak, yerine getirmek, gerçekleştirmek
En.execute
V
Fr.mise en conformité
Tr.uygun hale getirmek
En.
N F
Fr.approprier
Tr.uygun hale getirmek
En.appropriate
V
Fr.harmoniser
Tr.uygun hale getirmek, eşleştirmek
En.match, harmonize, standardize
V
Fr.honorer
Tr.uymak, yerine getirmek (sorumluluk, yükümlülük vb)
En.honor
V
Fr.s'aligner
Tr.uyumlu hale gelmek, aynı çizgiye gelmek
En.get aligned with
V
Fr.fiscaliser
Tr.vergi yükümlülüğü getirmek
En.make smb subject to tax obligation
V
Fr.rentable
Tr.verimli, kârlı, faydalı, gelir getirici
En.rentable
Adj.
Fr.décageteur
Tr.vinç işaretçisi
En.banksman
N M
Fr.se rapprocher de, s'approcher de
Tr.yaklaşmak
En.get close to, approach
V
Fr.coût de l'activité réel prévu dans le budget
Tr.yapılan işin bütçe maliyeti
En.budgeted cost of work performed, bcwp
N M
Fr.accomplir
Tr.yapmak, gerçekleştirmek, yerine getirmek, tamamlamak, bitirmek
En.accomplish
V
Fr.confectionner
Tr.yapmak, hazırlamak, yerine getirmek, ifa etmek
En.make up, manufacture
V
Fr.défaillance
Tr.yapmamak, yapamamak, yerine getirmemek
En.failure in
N F
Fr.budget d'équipement
Tr.yatırım bütçesi
En.investment budget
N M
Fr.budget d'investissement
Tr.yatırım bütçesi
En.investment budget
N M
Fr.rendement du capital investi
Tr.yatırım karlılığı, yatırım getirisi
En.return on investment, roi
N M
Fr.décharge d'un rapport
Tr.yerine getirilmesi
En.discharge of the rapport of board of directors
N F
Fr.substituer qn, qch à
Tr.yerine koymak, ikame etmek, yerine getirmek, yerine kullanmak, yerine geçmek
En.substitute, replace
V
Fr.remise en état des lieux
Tr.yerlerin eski hale getirilmesi, demobilizasyon
En.demobilization
N F
Fr.procès budgétaire annuel
Tr.yıllık bütçe süreci
En.annual budgetary process
N M
Fr.homogénéisation des contraintes
Tr.yüklerin dengelenmesi, eşitlenmesi, dengeli hale getirilmesi
En.standardization of loads
N F
Fr.lire à haute voix
Tr.yüksek sesle dile getirmek
En.read out loud
V
Fr.par suite de la non réalisation de ses obligations
Tr.yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle
En.following the non-fullfillment of its liabilities
Prép.
Fr.corrections budgétaires en vigueur
Tr.yürürlükteki bütçe düzeltmeleri
En.budget corrections in force
N F
Fr.confronter
Tr.yüz yüze getirmek, karşılaştırmak, yüzleştirmek, karşı karşıya getirmek
En.
V
Fr.entacher
Tr.zarar vermek (kaliteye), leke sürmek (onura), helal getirmek
En.damage, stain
V
Fr.obligeant
Tr.zorunlu hale getirme
En.obliging
Adj.



Types of Words
(For further details, please visit our Categories page)


Abbreviation French
Adj. Adjectif
Adv. Adverbe
Conj. Conjonction
N F Nom Féminin
N FP N F Pluriel
N M Nom Masculin
N MP N M Pluriel
Prép. Préposition
Pron. Pronom
V Verbe




Suggest Alternative Translation







    Notlar:
  • None of the fields are obligatory, you may fill any or all of the fields, as you wish.
  • It is completely anonymous to share your suggestions or comments.
  • We will review your suggestions / comments, and we will consider adding them to our site.

About the Site

This is a glossary of technical terms. There are the translations of technical terms, not sentences.

This site is trilingual. There are the technical translations of terms from <> to French, Turkish and English.

This site is designed in columns. It is equipped with user-friendly features. It is completely mobile-friendly.

It is completely free to use this site. There is nothing expected from our visitors in return.

It is safe to use this site. No attempt shall be made to identify the visitors.

This site is interactive. The visitors are encouraged to make suggestions and comments, which are all welcome.

This site is subject to constant development. New content is being inserted regularly, and the code is being developped everyday.

Now with https it is even safer to visit and interact with this website.

You may want to click on the language button to list the results in alphabetical order.











Recently Added Words

basic size
releasable
work card
waste disposal authority
combined cycle power plant
rehearsal
modality
weakening
fluidly
digital terrain model
blancing
passing loop
condemnation
device independent
hotel complex